BLOG

26 Şubat 2011 Cumartesi

kafam karışık. ama içim aydınlık. bu med cezirler giderken kalbimin kıyılarındaki son kalan çakıl taşlarını bir alıp götürüyor sonra gelirken daha büyüklerini tekrar aynı yerlerine koyuyor. bir temizleniyor ruhum bir yeniden düşüyor o kuyuya. güneş bir doğuyor sonra yine bulutlara gizleniyor.

biliyorum ki bahar gelecek. sonrası yaz. önemli olan en az hasarla kurtulmak bu kıyılarımın düzenini bozan med cezirden.
o rüzgara karşı koymak mümkün mü? o sarıp sarmalayan çekime. bir med cezir bu süregelen. bir giden hasretiyle acıyla bırakan, bir gelen kalbimi bayram yerine çeviren.
yağmurlu bir günde istanbul caddelerinde iliklerine kadar ıslanmak, kavurucu güneşte bir damla su içmeden deniz kenarında beklenmek… belki başka biri var diye terk edilmek, belki vazgeçemiyorum diye geri gelmek… gitmek gelmek gitmek gelmek… ne zaman son bulur bu med cezir?
ha med ha cezir… zaman hepsinden kebir.


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.