bir şiir gibi başlayıp, güzel bir kitabı bitirir gibi içimi buran bir sonla biten güzel bir film.
laf olsun diye dile getirilen bir söz değil, gerçekten çok güzel olduğu için güzel kelimesinin sıradan kaldığı bir film…
oyunculuklar gerçekten çok iyi. kıvanç tatlıtuğ’ un karakter arşivini bilenler bilir, gün geçtikçe daha da iyiye giden bir kariyere sahip. bu filmle de bambaşka bir karakterin ne kadar da iyi bir şekilde altından kalkabileceğini göstermiş.
görüntü yönetmeni gökhan tiryaki yi kutlamak gerek. görsel açıdan gerçekten bir çok tatmin ediciydi film. bir fotografçı olarak iç geçirerek baktığım, beğendiğim çok kare oldu. yılmaz erdoğan’ın yağmurda yürüme sahnesi en en en çok beğendiğim kadrajdı. sette olaydım da çekeydim :)
1940 lı yıllarda zonguldakta yaşamış ve behçet necatigil in öğrencisi olma şerefine erişmiş iki genç ve naif şairin hikayesi bu. güzel bir kız, şiir ve veremli yıllar… ve ucundan kıyısından o dönemde uygulanan kömür madeni mükellefiyet eziyeti…
filmden sevdiğim kareler…
gerçek yaşamdan esinlenilerek yazılan senaryoda kim aslında kimmiş bir bakalım. filmden sonra baya merak etmiştim, sizleri araştırma derdinden kurtarayım istedim :)
Muzaffer Tayyip Uslu (kıvanç tatlıtuğ)
1922 de istanbul’da doğdu. zonguldak’ta Mehmet Çelikel Lisesindeki öğrenimi sırasında Behçet Necatigil’ in öğrencisi oldu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümündeki yüksek öğrenimini yoksulluğu ve hastalığı nedeniyle sürdüremedi. zonguldak’ta çalışmak zorunda kaldı.
o da arkadaşı Rüştü Onur gibi veremden öldü. o dönem yayınlanan şiirleriyle en iyi şairlerden biri kabul edilmiş, yaşamındaki acılara karşın, gizli bir üzgünlük içinde yaşamanın güzelliğini yazmıştı.
Behçet Necatigil (yılmaz erdoğan)
Behçet Necatigil,16 nisan 1916 da doğdu. Kastamonulu babası Necati Efendi, annesi Bedriye hanımdır. hasta olan annesi, şair henüz 2 yaşındayken vefat etti.
1936 da Kabataş Erkek Lisesinin edebiyat bölümünden birincilikle mezun oldu. İstanbul Yüksek Öğretmen Okulu ve Edebiyat Bölümünden mezun oldu. Kars ta Kabataş Erkek Lisesinde İstanbul Eğitim Fakültesinde ve zonguldak’ta Mehmet Çelikel Lisesinde edebiyat öğretmenliği yaptı. 13 Aralık 1979 Tarihinde vefat etmiştir.
Rüştü Onur (mert fırat)
1920 de Devrek’te doğan Rüştü Onur, Zonguldak Mehmet Çelikel Lisesinde eğitim gördüğü yıllarda verem hastalığına yakalanır. okuluna devam edemez ve ‘Maliye Varidat Memur Muavini’ olarak Ereğli Kömür İşletmelerinde çalışmaya başlar.
hastalığının şiddetlendiği 1941-1942 yıllarını iş ve hastane arasında geçiren Onur’un lisedeki öğretmeni Behçet Necatigil ve yakın arkadaşı şair Muzaffer Tayyip Uslu ile birlikte dergi ve gazetelerde şiirleri yayınlanır. sağlığı kötüleşince İstanbul’a giden ve senatoryumda tedavi gören Rüştü Onur, burada Mediha Sessiz ile tanışarak nişanlanır. nişanlısının 3 ay sonra tifodan ölümü üzerine büyük üzüntü yaşayan Onur, 2 Aralık 1942 de hayatını kaybetti.
her yönüyle şiir tadında bir film…
Etiketler: dram, iyi film, kelebeğin rüyası, kıvanç tatlıtuğ, sinema
kelebek hangi rüyayı görmek ister yalnızca bir uyku hakkı varken?
kanatlarına dokunup öldürdüğüm kelebekler beni görmüş müdür son ilk ve son rüyasına dalarken?