işyerinde, dışarda, çarşıda, pazarda kendini bir şey sanan, ortamın kralı gibi davranarak sizi ezmeye, kendi kurallarına uydurmaya çalışan erkekler oldukça, bir bayan olarak bu toplumda ya adınız erkek gibi kıza çıkıyor ya da ezilmeye, ağlamaya, başkasının gölgesine sığınmaya, şikayet etmelere veya pısırık olmaya mahkum oluyorsunuz. buna mecbur ediyorlar.
açıkçası erkek gibi kızları sevmem. bayan dediğin naif olmalı. kırılgan, hassas olmalı bence. ağzından küfür çıkmamalı mesela. ben erkeklerle kadınların eşit olmadığına inanlardanım. değiliz işte. bir erkeğin gücüyle bir bayanın gücü bir mi. bir erkeğin yapabilecekleriyle bir bayanın yapabilecekleri bir mi. iki kişi de çalışsa bir evin direği yine erkektir bence.
konuyu dağıtmadan yine kendi durumuma döneyim ben. haksızlığa gelemiyorum ben. yapımda var bu. ister kendime yapılmış olsun ister bir başkasına. tepkisiz duramam. biraz da doğrucu davutluk var serde ya, illa durumu hakkaniyete kavuşturmadan rahat edemem. kendimi de ezdirmem hiç kimseye. işte böyle olunca, adın erkek gibi kıza çıkıyor. ve bu durumdan hiç memnun değilim. ben kendimi korumazsam kim beni koruyacak, bu kimse kimsenin umrunda olmayan dünyada. hal böyleyken, sesin azcık fazla çıkıyor bazen.. ne yapalım.. böyle..