01 Şubat 2011 Salı
sana aşık olsam beni üzer misin?
aşkın pazarlığı olur mu bilemiyorum. ilk defa böyle bir şeyle karşılaştım. zamana bırakırsın kendini. ya aşık olursun ya da olmazsın. ama aslına bakarsan ilk bakışta anlarsın aşık olup olamayacağını.
ona baktığında bir kuş gibi hissedersin kalbini. pır pır kanat çırpmaya başlar. ne dalından uçabilir ne de tepkisiz kalabilirsin. illaki belli edersin tavırlarınla. hiç bir şey olmasa yüzün kızarır, ateş basar…
aşkın pazarlığı olmaz. elbetteki karşındakini üzmemeye çalışırsın ama illaki anlaşmazlıklar olur. iki farklı insan, bir erkek bir kadın birbirinden farklı iki yaşam. iki düşünce tarzı, iki kalp, iki farklı dünya. gül muhteşem güzellikte bir çiçektir. çok güzel kokar, eşsiz güzellikte rengi vardır. ama allah ona da diken vermiştir. hep güzel, hep iyi olabilecek bir şey söyleyin bana. velevki var tadı tuzu olabilir mi? tartışmalar sonrasındaki kavuşmaları düşünün. sarılmak bile ilk defa gibidir. sımsıkı dolarsın kollarını, koklarsın omuzlarını.
korkuyoruz duygularımızın dizginlerini bırakmaktan. kırılmaktan, üzülmekten, aşk için her şeyi göze almaktan korkuyoruz. artık aşk için ölünmüyor, onun içinde aşk zor bulunuyor. her şey hazır gelsin istiyoruz önümüze. aşk da öyle. emek sarfetmek zor geliyor. iyi zamanların olabileceğini bildiğimiz gibi kötü günlerinde olabileceğini, üzüntülerinde sevdaya dahil olabileceğini bilerek başlamak gerekiyor bence.
aşkın pazarlığı olur mu? birini her şeyi ile sevmek bu kadar zor mu. bir gülüm olsun ama dikeni batmasın. sana aşık olayım ama beni üzme… hep iyi, hep güzel olsun…