BLOG

04 Şubat 2011 Cuma

vefasızlık beni en çok üzen şey…

sen değer verirsin. hayatında çok önemli bir yere koyarsın. seversin.
emek verirsin, aylarını belki yıllarını birlikte geçirirsin. bir dünya yaratırsın onun merkezinde olduğu. mutlu olursun onunla mutlu edersin. iyi günlerin gibi kötü günlerinde olur onunla. ama bilirsin ki seni tanıyor. içini biliyor. kötü niyetinin olmadığını, saman alevi gibi olduğunu. uzadı mı neye kızdığını bile unutabileceğini biliyor.
bir şekilde bir gün yolların ayrılır. ama hiç çıkarmazsın hayatından. çıkaramazsın. sevmişsindir çünkü. sevmek kutsal bir duygudur bilirsin. o senin kadar sevmemiştir belki, belki senin ne kadar sevdiğini bilememiştir.
hala sevdiğini söylese de hala sevdiğini söylesen de kalbinde çok özel bir yerde kalacakken O, can düşmanınla bir olduğunu görmek siliyormuş tüm güzel duygularını içinden. inciniyorsun. kırılıyorsun en saf duygularının barındığı yerinden. bir an bu acı hiç dinmeyecek sanıyorsun. kalbin sanki bir çarkın içinde dişliler döndükçe ezilircesine acıyor. acıyor. acıyor. hemde bir hiç uğruna bu kadar üzülüyorsun. görüyor, biliyor ne kadar üzüldüğünü. ama içi o kadar katı ki, sevgin onda merhamet bile doğurmuyor. çünkü onun için sadece kendi duyguları önemlidir. kendi üzülmesin, kendi kırılmasın, kendi, kendi, kendi. senin bir önemin olmuyor onun gibi insanların kalbinde.
vefasızlık,
hem de bir hiç uğruna…


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir


Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

  1. suskun dedi ki:

    vefasızlık,

    derin bir hüzün, aklın almadığı, kalbin sığdıramadığı, insan olanın kabul edemediği…

    sevgiyle kalın…